Jump to content

mervekaraca

Bilim Üyesi
  • İçerik sayısı

    2
  • Katılım

  • Son ziyaret

mervekaraca kullanıcısının paylaşımları

  1. Derimiz kesildiğinde ya da burnumuz kanadığında, kanı kırmızı renkli görürken neden derimizin altındaki damarları mavi-mor renkli görürüz ? Bunun sebebi en temel anlatımıyla kırmızı kan hücrelerinin onlara farklı renk veren bir molekül madde içermesi ile alakalıdır. Kırmızı kan hücreleri, vücudumuzdaki oksijeni bağlayan ve ileten “hemoglobin” adı verilen bir molekülü içerir. Hemoglobin, her biri heme (demir ihva eden kısım) adı verilen ilave halka şeklinde kimyasal bir yapıya bağlanan dört protein zincirinden oluşur. Kırmızı kan hücrelerimiz hemoglobindeki heme grupları nedeniyle kırmızıdır. Kırmızı kan hücrelerindeki hemoglobin molekülündeki protein zincirleri genlerimiz tarafından kodlanır. Globin genlerindeki mutasyonlar talasemi ve orak hücre hastalığı gibi hastalıklara neden olabilir. Oksijeni bağlamak için, her bir protein zinciri, bir hemoglobin molekülü başına maksimum dört oksijen molekülünün bağlanmasını sağlayan bir heme grubuna bağlanır. Heme’nın merkezinde demir bir molekül bulunur. Demir, heme’nin kırmızı-kahverengi görünmesini sağlar. Peki ya demir farklı bir metal için değiştirilirse? Örneğin soğukkanlı hayvanlarda kan mavi görünür, çünkü bakır atomlar halkanın merkezine oturur ve oksijene bağlanır. Peki neden damarlarımız mavi görünüyor? Bu bir yanılsamadır; damarlar aslında beyaz-pembe. Gözlerimizle gördüğümüz mavi renk , kanın, damarın, cildin ve rengini görmemizi sağlayan tüm etkenlerin sonucudur.
  2. Günümüzde popüler kültür sayesinde insanlar hakkında hiçbir fikirleri olmadıkları konuların bile savunucusu oluyor. Farklı bir görüşe sahip olmak ilgi çekici olduğundan bu konu dikkat çekiyor. İşin aslına bakarsak mantıklı gelse bile araştırmadan yorum yapmamakta fayda var. İnsanlar dinlerin emirleri kolayına gelmediğinde sorgulamaya başlıyor ve başladığı andan itibaren kendilerine bir sürü sebep buluyorlar. Dünyada adaletin sağlanmaması ve bu kadar kötülüğün olması tanrının varlığını sorgulatırken kutsal topraklardaki arapların hala pis olmaları da dinin varlığını sorgulatıyor. 17-23 yaş arasında sık rastlanan bir durum fakat pek kalıcı bir görüş değil. İnsanlar popüler kültürün etkisiyle genç yaşında marjinal olduğunu düşünüyor fakat ilerleyen yaşlar tanrı sevgisini ve ölüm korkusunu beraberinde getiriyor. Herkes farklı görüşlere sahip olduğundan konu hakkında net bir şey söylense bile herkes kendi düşüncesini savunacaktır. Bilimsel olarak yaklaşırsak tanrının varlığına dair kanıt olmasa da inanan insanlar kalp gözüyle her şeyi hissettiğini söylüyor ve çoğu müslüman dinin kurallarına uymuyor.

Hakkımızda

Sitemiz bir "Günlük" olarak derleme yayın, yorum, diyalog ve yazılara vermektedir. Güncel bilim haberleri ve gelişmelere ek olarak özellikle sosyal medyada gözden kaçan, değerli gördüğümüz tüm içeriğe kaynak ve atıflar dahilinde sitemizde yer vermekteyiz. Bu sitede verilen bilgilerin kullanım sorumluluğu tümüyle kullanıcıya aittir. Sayfalarımızda yer alan her türlü bilgi, görsel ve doküman sadece bilgilendirmek amacıyla verilmiştir.

Bilim Günlüğü internet sitesi 5651 Sayılı Kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermektedir. İçerikler, ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Yer Sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir.

Yer Sağladığı içeriğin 5651 Sayılı Kanun’un 8 ila 9. maddelerine aykırı şekilde; kişilik haklarınızı ihlal ettiğini ya da hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsanız buradan iletişime geçerek bildirebilirsiniz. 

Bildirimleriniz dikkatle ve özenle incelenmekte olup kişilik haklarınızın ihlali ya da hukuka aykırılığın tespiti halinde mevzuat kapsamında en kısa sürede işlem yaparak bilgi vereceğiz.

×
×
  • Yeni Oluştur...